SIRRIMI ANLATSAM SAKLAR MISIN?

Yayınlama: 05.11.2025
Düzenleme: 31.10.2025 11:21
A+
A-

Bazen, birinin karşısına geçip tüm olan biteni söylemek istiyorsunuz. “Biliyor musun ben şöyle bir şey yaptım, bana şundan oldu.” diye anlatmak istiyorsunuz.

Anlatıyorsunuz da…

Nerelerden kırdılar bizi ve biz onları en çok nerelerden kırdık ise, ne var ne yok tam olarak ne olmuş ise hepsini boşaltmak istiyorsunuz.

Boşaltıyorsunuz da…

Bazen oluyor ki, “Her şey olacağına varsın, ne olacaksa olsun!” diye düşünüp önünü arkasını da pek düşünmeden aslında, tüm çuvallamallarınızı alıp muhatabınızın kucağına atıp kaçmak istiyorsunuz.

Kaçıyorsunuz da…

Sonra o kişi, anlatıp da içinizi boşaltacağınız ne var ne yoksa alıp, o tüm çıplak ruhunuzun fotoğrafını bir başkasına götürüyor.

“Bak!” diyor götürdüğü kişiye, “Onu böyle savunmasızken hiç gördün mü?”

Kendinizi savunmasız kalmış, emanetinize ihanet edilmiş gibi hissediyorsunuz sonra.

Hani rüyalarda bazen bir türlü giyinmeyi beceremeyiz ve bir sıkıntı basar. Toplum içinde utanırız, hep kıyafetlerimizi arar bulamadıkça da uyanmak isteriz ya. Öyle bir his.

Oysa size anlatılanlar size emanet edilmiştir ve sahibinin taşıyamadığı yükleridir.

Artık taşıyamıyor diye kendini açmış, size lisan-ı hal ile “şunu biraz tutar mısın, ben taşırken çok yoruluyorum?” demiştir.

Biraz tutsanız ne olurdu sahi? O yükü onunla taşısanız azıcık ne kaybederdiniz?

“Bilgi paylaşımı yapıyoruz.” diye hafiflettiğimiz hatta sevimli hale getirdiğimiz dedikodu, aslında insan onuruna yapılmış en büyük tecavüzdür.

“Biz doğruları söylüyoruz, iftira değil ki!” diye yaptığımız her savunma da kendi kirlerimizi saklama çabasından başkası değil.

Birinin Ayşe hakkında getirdiği haber bana Ayşe hakkında sadece birkaç bilgi verir oysa. Ama haberi getiren hakkında bana büyük, kocaman bir fikir verir.

Bir gün birisi Hz. Ali’ye (ra) filankez senin hakkında böyle böyle söyledi.

Hz. Ali(ra) şu manidar ve ders niteliğinde:

“Şeytan senden başkasını bulamadı mı?”

İmam Şafiî’ye birisi gider ve der ki,

“Filan kişi senin hakkında böyle dedi.

İmam Şafiî cevap verir.

“Kendi sayfasıdır, istediğini yazar.”

Size dedikodu getirenlere karşı dik durmak ve izin vermemek insanî bir görev her şeyden önce.

“Sen; kendini sevmeyen, öz güvensiz, başkalarının hayatları üzerinden kendini temize çekmeye çalışan kötü birisin!” diye düşünürüm.

Eğer dik durmazsak bir gün bizim de çıplak ruhumuzu billboardlara öyle asarlar.

Sonrası korkunç bir ruh üşümesi, Çaresizlik…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.