BATMAN EMNİYETİ’NDEN ZEHİRLE MÜCADELEYE TAM DESTEK

Batman İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin uyuşturucu satıcılarına yönelik amansız mücadelesi, her gün manşetlerden gururla okuduğumuz bir başarı hikâyesi.

Narkotik ekiplerinin titiz çalışmalarıyla düzenlenen operasyonlar ve bu operasyonlarda tutuklanan tacirler, gençlerimizi bu illetten kurtarmak adına gösterilen büyük gayretin birer göstergesi.

Şehrimizin bir paydaşı olarak, bu özverili çalışmaları için İl Emniyet Müdürlüğü personelimize büyük bir teşekkür borçluyuz. Onların çabaları, geleceğimizin fidanları olan gençlerimizi zehirli sarmaşıklardan kurtarma mücadelesinde birer kahramandır.

ZEHİRLİ NEHİRDEN KURTULMALIYIZ

Ancak ne yazık ki, sadece polisiye önlemlerle bu devasa sorunla başa çıkmamız mümkün değil. İstatistikler, Türkiye’nin 25 yaş altı uyuşturucuya bağlı ölümlerde dünya genelinde ilk 5’te yer aldığını üzülerek gözler önüne seriyor. Bu, uyuşturucu bağımlılığıyla mücadelede sadece kolluk kuvvetlerinin değil, aynı zamanda daha fazla bilimsel araştırmanın ve kapsamlı politikaların kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.

Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Tıbbi Direktörü Prof. Dr. Kültegin Ögel’in de vurguladığı gibi, Türkiye’de uyuşturucu kullanımına dair veriler alarm verici bir tablo çiziyor. Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin 2024 raporu da bu durumu teyit ederek, özellikle genç yaş grubunda madde kaynaklı ölüm oranlarının yüksek seviyelerde seyrettiğini belirtiyor. Prof. Dr. Ögel’in atık su analizlerine dayanarak Avrupa şehirleriyle kıyasladığı kullanım artışı, durumun ciddiyetini bir kez daha ortaya koyuyor: Zehirli bir nehir akıyor ve bu nehir, toplumumuzun damarlarını kurutmakla tehdit ediyor.

Kaynak: (https://www.batmandabugun.com/turkiyede-uyusturucu-alarmi-genclerde-artan-kullanim-ve-olumler-endise-veriyor?

KAYBOLAN CANLARI KARANLIK TÜNELDEN ÇIKARMALIYIZ

Uyuşturucu kullanımı, sadece bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlığını değil, aynı zamanda akademik, ekonomik ve toplumsal potansiyeli de yok ediyor. Uyuşturucu, yaşamdan kaybedilen sağlıklı yıllar açısından ilk 5 neden arasında yer alırken, ölümler dikkate alındığında ise ilk 20’de bulunuyor. Bu, bağımlılığın çok boyutlu bir tehdit olduğunu kanıtlıyor. Prof. Dr. Ögel’in belirttiği gibi, bağımlı bireylerin tedaviye başvurmaktan çekinmeleri de önemli bir sorun. Tıbbi kayıtların gizliliği konusundaki güvensizlik ve tedavinin gelecekte bir engel olarak karşılarına çıkacağı korkusu, bu kişilerin yardım arayışlarının önünde büyük bir bariyer oluşturuyor. Kapıları güvenle açmalıyız ki, o karanlık tünelde kaybolan canlar, ışığa geri dönebilsin. Tedavi sisteminin daha erişilebilir ve güvenilir hale getirilmesi, bu mücadelenin kilit noktalarından biri.

Batman’da uyuşturucu kullanımına dair resmi veriler mutlaka titizlikle takip ediliyordur. Ancak bu sadece kurumların değil, her Batmanlının ortak sorumluluğudur. Her aile, evinin bahçesini zehirli tohumlardan koruyan birer bahçıvan olmalı. Çocuklarımıza bu konuda doğru bilgiyi vererek, onları risklerden uzak tutarak, onlarla açık iletişim kurarak ve onlara sevgiyle yaklaşarak bu mücadelenin en önemli neferleri olabiliriz.

UYUŞTURUCU KULLANIMININ YOĞUNLAŞTIĞI ORTAMLAR VE YAZ TATİLİ RİSKLERİ

Uyuşturucu kullanımı maalesef belirli ortamlarda daha yoğun seyrediyor. Özellikle eğlence mekânları, parklar, metruk binalar ve hatta internet kafeler gibi denetimin daha az olduğu yerler, zehir tacirlerinin hedef noktaları haline gelebiliyor. Gençlerin sosyal çevreleri, akran baskısı ve merak duygusu da bu tür ortamlarda risk faktörlerini artırıyor. Özellikle yaz tatiliyle birlikte okulların kapanması ve öğrencilerin daha fazla boş zamana sahip olması, bu riskleri katlayarak artırıyor. Okul dönemindeki düzenli yaşamdan uzaklaşan gençler, arkadaş gruplarıyla daha fazla vakit geçiriyor ve maalesef bazı kötü niyetli kişiler bu durumu fırsata çevirmeye çalışıyor.

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR MÜDÜRLÜĞÜ’NE TAVSİYELER

Yaz tatilinin gençlerimiz için getirdiği riskli dönemde, Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü’müzün de önemli rolleri bulunuyor. Zehir tacirlerinden evlatlarımızı uzak tutmak için atılacak adımlar ve ailelere yönelik tavsiyeler büyük önem taşıyor.

Öncelikle, farkındalık kampanyaları düzenleyerek gençleri ve aileleri uyuşturucunun zararları konusunda bilinçlendirmeliyiz. Sosyal medya, seminerler ve atölye çalışmalarıyla gençlerin ilgisini çekecek içerikler sunarak, şüpheli durumlarda nereye başvurulacağı gibi pratik bilgiler vermeliyiz.

Gençlerin boş zamanlarını değerlendirmeleri için çeşitli spor, sanat ve kültür etkinlikleri organize etmeliyiz. Belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yaparak, gençlerin ilgi alanlarına uygun alternatifler sunmalı, böylece zararlı alışkanlıklara yönelmelerinin önüne geçmeliyiz.

Ailelerin çocuklarıyla iletişimlerini güçlendirmeleri ve bağımlılık riskini erken fark etmeleri için rehberlik hizmetleri sunulmalıdır. “Çocuğumla nasıl konuşmalıyım?”, “Şüpheli bir durum fark edersem ne yapmalıyım?” gibi sorulara yanıt veren pratik bilgiler paylaşılmalıdır.

Son olarak, emniyet birimleriyle koordineli çalışarak, uyuşturucu kullanımının yoğunlaştığı tespit edilen riskli bölgelerde denetimleri artırmalı ve buralarda güvenli bir ortam sağlamalıyız. Ayrıca, bağımlı bireylerin veya ailelerinin korkmadan yardım isteyebilecekleri, anonim destek hatları ve danışmanlık merkezleri oluşturmalıyız. Bu merkezlerde uzmanlar tarafından profesyonel destek sunulmalıdır.

NARKOTİK ANNE

Unutmayalım ki, bu mücadele bir ekip işidir. Emniyet teşkilatımızın gösterdiği üstün gayret takdire şayan. Şimdi sıra bizde! Her Batmanlının Narkotik Anne projesine destek vermesi, mahallesindeki, sokağındaki her çocuğu kendi çocuğu gibi sahiplenmesi, bu zehirli sarmaşığın köklerini kazımak için atılacak en büyük adımdır.

Gelin, hep birlikte bu mücadelede omuz omuza verelim ve Batman’ı uyuşturucunun karanlık gölgesinden tamamen kurtaralım.

Kalın sağlıcakla…

Sizce Batman’daki aileler, Narkotik Anne projesine daha fazla nasıl dahil olabilirler?