Düşünce ve İnanç Özgürlüğü Platformu, ülkede uzun süredir devam eden çatışmalı sürecin sona erdirilmesi ve toplumsal barışın tesisi amacıyla başlatılan yeni çözüm sürecine dair bir basın açıklaması yaptı.
Platform Sözcüsü Cengiz Arı, süreci “umut verici” olarak değerlendirerek, barış, özgürlük ve kardeşlik vurgusu yaptı. Açıklamada, çözüm sürecinin yalnızca siyasi değil, aynı zamanda ahlaki ve vicdani bir sorumluluk olduğu ifade edildi. PKK’nin fesih kararı ve silah bırakma çağrısının, toplumsal kardeşliğin güçlenmesi adına tarihi bir fırsat sunduğu belirtildi.
“HAKLAR ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALINMALI”
Platform, her bireyin dini, dili ve kimliğiyle kendini özgürce ifade etme hakkının anayasal güvence altına alınması gerektiğini vurguladı. Temel hak ve özgürlükler üzerindeki kısıtlamaların kaldırılması çağrısı yaptı. Sürecin, halkın kültürel ve dini değerleriyle uyumlu bir yaklaşımla yürütülmesi gerektiği kaydedildi.
“KÜRT MESELESİNDE CESUR ADIMLAR ŞART”
Açıklamada, sadece siyasi aktörlerin değil, sivil toplumun da sürece aktif olarak katılması gerektiği vurgulandı. Kürt meselesinde halkın beklentilerini karşılayacak cesur adımların atılması gerektiği ifade edildi.
“ŞİDDET DEĞİL SİYASET KONUŞMALI”
Barış sürecinin şeffaf, katılımcı ve hak temelli bir zeminde ilerlemesi gerektiği belirtilirken, geri dönüşün olmaması gerektiği vurgulandı. “Silahların tamamen susması ve sürecin kalıcı barışla sonuçlanması” çağrısında bulunuldu. Platform, barışın sağlanması için üzerine düşen her sorumluluğu almaya hazır olduğunu bildirerek “Dualarımız fitnenin sona ermesi, adaletin galip gelmesi ve kardeşliğin tesis edilmesi içindir” ifadelerine yer verdi.