DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda 2026 Yılı Bütçesinin kapanış konuşmasında söz aldı.
Bütçenin, milletin bütçesi olmadığını vurgulayan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen “Bütçe, rakamlardan oluşan soğuk bir tablo değildir; bu bir tercih belgesi, niyet beyanıdır. 2026 bütçesine baktığımız zaman bu bütçe milletten yana değil; bütçenin faiz lobilerinden, tefecilerden, millî yargıyı devre dışı bırakıp Londra tahkimine bağladığımız garanti ödemeli müteahhitlerden, davetiyeli ihale düzeninden, sözde tasarruf genelgelerine rağmen itibarı gösteriş, israf ve şatafatta arayanlardan, Varlık Fonuna devredilerek rekor zararlara maruz kalan şirketlerin denetimsizliğinden, el konulan şirketleri peşkeş çekip yok pahasına satışlar yaparak servet transferinin kitabını yazan TMSF düzeninden yana yapıldığını açıkça görüyoruz. Bu bütçe bir vazgeçiş metnidir; emekliden vazgeçişin, çiftçiden yüz çevirişin, genci umutsuzluğa terk edişin, reel sektörü yok sayışın, Sayıştay, TMSF, Varlık Fonu üçlemesiyle denetim ve şeffaflığın sona erişinin ama öte yandan, faiz lobilerine, kur koruma vurguncularına ve şatafat tutkusuna kapıları sonuna kadar açışın bir ilanıdır” dedi.
“HAKKI, HAKİKATİ, GERÇEĞİ GÖRMEYEN KONUŞMALARI DİNLEDİK”
İktidarı eleştiren Milletvekili Ekmen “Hükûmetin bütçe sunuşu gibi İttifak Partisi milletvekillerinin de konuşmaları kendine âşık, saplantılı bir ruh hâlinin gösterisi oldu âdeta. Sokaktaki gerçekleri, güçteki yozlaşmayı, her gün başka bir şekilde karşımıza çıkan çürümeyi, hane halkının çaresizliğini, mafya babalarında aranan adaleti, simit, çay hesabıyla bile geçinemeyen asgari ücretliyi, torunuyla bayramlaşamayıp otel odalarına terk edilen emekliyi, evladının çantasına beslenme koyamayan anneyi, ‘Aile Yılı’nda bile iktidarın kontrolündeki kanallardan akıtılan gündüz kuşağı cerahatini ve irinini, Türkiye Yüzyılı’nda tükenen, bizi biz yapan kadim değerleri, bağımlı gençleri, cezaevlerini dolduran torbacıları, kapanan tekstil fabrikalarını, vatandaşın katlanarak artan borcunu, hepimizin her an telefonuna gelen kumar ve bahis daveti içeren SMS’leri, çiftçiyi, hayvancıyı ezen ithalat politikalarını; hakkı, hakikati, gerçeği görmeyen bir anlatıyı burada günlerce dinledik, âdeta tahammül ettik. Kendine âşık ve sudaki aksine kavuşarak boğulan Nergis’i, bize anlatılan bu tekdüze gösteride sorunların dolaylı bir şekilde de olsa ifadesi ve buna dair bir çözüm niyetini de göremedik” açıklamasında bulundu.